Examples of using Bir seans in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ne olursa olsun, her Cuma bir seans düzenlerdi.
Ah, Crabb, bu akşam Palm Courtda bir seans var.
Ama bu çok daha iyi. Sadece bir seans yapacaktık.
Ama bu çok daha iyi. Sadece bir seans yapacaktık.
Bayan Haddock, anlaşılan, yakında bir seans yapacak.
Dedektif, bu bir seans değil.
Ee, niçin bir seans yapmıyorsun, Richard.
Bir seans yapacağız.
Bunu bir seans olarak ele almam gerektiğini anlıyorsundur.
Prensesimiz hızlı bir seans yaptı.
Baban ve senin bulunacağın bir seans için hazırlık yapmam gerekir.
İstersen bir seans daha var.
Bir seans yaparız. Öğleye gelirim.
Merhaba? Ethan, Richarddan bir seans uygulaması için gelmesini istedim.
Bir seans düzenlemek için çok mutlu olurum Eğer hoşuna giderse.
Nathan olmadan bir seans yapmamız iyi olur belki de.
Bir seans yapsak mı?
Bir seans yapabiliriz.
Bir seans sırasında her şeyden sorumluyum.
Annemin fahişesi için de bir seans satın alabilir miyim?