Examples of using Bir taraftan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sahte bıyığı bir taraftan soyulmaya başladı.
Bir taraftan Başkan Cha Young Pyo…
Peter bir taraftan, biz öbür taraftan çalışacağız.
Ama bir taraftan da duruma uygun.
Hâlâ bir taraftan görebiliyorum.
Şu kırmızı dikdörtgenler bir taraftan bağımsız. Kuşkusuz.
Şu kırmızı dikdörtgenler bir taraftan bağımsız. Kuşkusuz.
Şu kırmızı dikdörtgenler bir taraftan bağımsız. Kuşkusuz.
Şu kırmızı dikdörtgenler bir taraftan bağımsız. Kuşkusuz.
Hiç bir taraftan.
Herhangi bir taraftan başlayarak iki elle… bir cümle yazmak istediğinizi düşünün.
Bir taraftan'' belki bir haber çıkar diye de düşünüyordum.
Bir taraftan roketleri yaparken zeki.
Sadece tek bir taraftan yanıt alıyorum.
Bir taraftan çocukların istekleri bir diğer yandan
Diğer bir taraftan, güzel bir yemeğe söz verdin.
Diğer bir taraftan da.
Diğer bir taraftan biraz temiz hava bana iyi gelebilir.
Tamam, tek bir taraftan bakmayı bırakabilir miyiz lütfen?
Sen de Frank gibisin ama Frank bir taraftan değil.