Examples of using Bir yanı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Baskı olayın sadece küçük bir yanı.
hiç izin vermediği… anaç, kadınsı bir yanı vardı.
Ama hakkımda hiçbir şey bilmeyen biriyle… yolculuk etmenin rahatlatıcı bir yanı vardı.
Bazen unutmanın lezzetli bir yanı oluyor.
Bunun biraz iyileştirici bir yanı var.
Onun içinde büyümesine hiç izin vermediği… anaç, kadınsı bir yanı vardı.
Doğru. Herkezin kutsandığı özel bir yanı vardır.
O yüzden onun farklı bir yanı olması lazım.
Bu yaptığımın tuhaf bir yanı yok.
Daha büyük bir güç elde etmek için gücünüzü kullanmanın yanlış bir yanı yok.
Michelle, bir ilişkide içerisinde olmak istemenin yanlış bir yanı yok.
Bir yanı maceraperest, kendine güvenen ve eğlenceli biriydi.
Gömecek bir yanı kalmadı çünkü.
Abartılacak bir yanı yok.
Adamın iyi bir yanı yok.
Sakin bir yanı var.
Saplantı yapılabilecek bir yanı yok.
Bunun gizemli bir yanı yok, Chet.
Birini öldürmenin cazip bir yanı yoktur artık.
İçinde iyi bir yanı var.