BIR DERS - превод на Български

урок
ders
eğitim
поука
ders
ibretler
ibret
курс
kurs
sınıf
ders
rotayı
rota
eğitimi
лекция
ders
konuşma
konferansı
nutuk
öğüt
учебен
eğitim
okul
ders
öğretim
çalışma
öğrenim
akademik
предмет
nesne
bir obje
ders
şey
konu
parça
bir eşya
bir cisim
öğe
науча
öğrenmek
dersini
öğretmek
öğreteceğim
öğrenirsem
şey
клас
sınıf
ders
class
klas
час
saat
chas
ders
randevu
уроци
ders
eğitim
урока
ders
eğitim
урокът
ders
eğitim
поуки
ders
ibretler
ibret
учебна
eğitim
okul
ders
öğretim
çalışma
öğrenim
akademik

Примери за използване на Bir ders на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Ben size bir ders vereceğim!
Ще ви науча вас!
Süre: Bir ders saati.
Времетраене- един учебен час.
Bu örnekten nasıl bir ders almalıyız?
Каква поука можем да извадим от този пример?
Biraz sorunu var ama o zor bir ders.
Има малко проблеми, но това е труден предмет.
Birkaç hafta önce planladığınız bir ders vardı.
Имаше насрочена лекция преди няколко седмици.
Bu bedavadan bir ders değil Jeff.
Това не ти е някой лесен клас, Джеф.
Sana bir ders vereceğim köpekçik.
Ще те науча аз, Файдо.
Burada olmak için bir ders kaçırıyor olmam dışında.
В момента изпускам час, за да съм тук.
Yazılı sınavların süresi bir ders saatini aşamaz.
Индивидуалните писмени изпитвания се извършват за не повече от един учебен час.
İyi bir birlik çizgi filminin sonunda, bir ders olur.
В края на всяка хубава анимация има поука.
Çok popüler bir ders.
Това е много популярен предмет.
Da üç film seansı başlıyor, Fuller Hallda kuşlar hakkında bir ders var.
Три филма започват в 18:00, има лекция за птиците във Фулър Холл.
Ama acı bize bir ders vererek büyümeye zorlar.
Болката ни предава уроци, чрез които израстваме.
Enişte sana bir ders vereceğim.
Ще те науча, зетко.
Ama prestijli bir ders için?
Но за престижен клас?
Öyle bir ders mi var?
Наистина имате такъв час?
Bu arada, cumaya dek sizden eksiksiz bir ders planı almalıyım.
Трябва да ми дадете подробен учебен план до петък.
Eğer bulursan, her şeyde bir ders vardır.
Във всичко има поука ако умееш да го намериш.
Okumak için büyüleyici bir ders seçmişsin.
Избрала си очарователен предмет за изучаване.
Smithsonianın en iyi arşivcilerinden biri tarafından casusluk sanatının eski tarihi üzerine verilen bir ders.
Лекция по древна история на шпионския занаят от един от най-добрите архивисти на Смитсониън.
Резултати: 976, Време: 0.0803

Превод дума по дума

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български