Примери за използване на Bir ders на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ben size bir ders vereceğim!
Süre: Bir ders saati.
Bu örnekten nasıl bir ders almalıyız?
Biraz sorunu var ama o zor bir ders.
Birkaç hafta önce planladığınız bir ders vardı.
Bu bedavadan bir ders değil Jeff.
Sana bir ders vereceğim köpekçik.
Burada olmak için bir ders kaçırıyor olmam dışında.
Yazılı sınavların süresi bir ders saatini aşamaz.
İyi bir birlik çizgi filminin sonunda, bir ders olur.
Çok popüler bir ders.
Da üç film seansı başlıyor, Fuller Hallda kuşlar hakkında bir ders var.
Ama acı bize bir ders vererek büyümeye zorlar.
Enişte sana bir ders vereceğim.
Ama prestijli bir ders için?
Öyle bir ders mi var?
Bu arada, cumaya dek sizden eksiksiz bir ders planı almalıyım.
Eğer bulursan, her şeyde bir ders vardır.
Okumak için büyüleyici bir ders seçmişsin.
Smithsonianın en iyi arşivcilerinden biri tarafından casusluk sanatının eski tarihi üzerine verilen bir ders.