Примери за използване на Bir miras на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bana göre bu durum başarılı bir miras.( Gülüşmeler)
bütün dünya büyük bir miras bıraktığını düşünüyor ama ben ondan ne aldım ki?
ben de bir daire ve Milo için Yalede bir miras istiyordum.
Bu bakımdan, devrimci komün tarihsel bir miras, yerkürenin dört bir yanında demokrasi güçlerinin kolektif hafızasının bir kaynağı
Barselonada önemli bir miras bıraktı.
faydalı ve kalıcı bir miras bıraktığında en mutlu onlar oluyorlar.
Heran ölebilirim, Ama günden güne tıkanıyorum… Çünkü Sana özel birşeyler bırakarak ayrılmak istiyorum-- bir iş… Bir miras.
ne kadar büyük bir miras olduğunu görmek için.
önemli bir iş yapıyoruz, çocuklarımıza iyi bir miras bırakıyoruz.
Keyifli geçen birkaç dakika sizde oldukça acı verici, tedavisi zor, hatta eve dönmenize yol açabilecek bir miras bırakabilir ve sevgiliniz ya
1907de çocuklarına küçük bir miras bırakarak öldü.
Ve onların olağanüstü başarıları, bugünün gençleri için yarının mucitleri ve yaratıcıları olma arzusuyla paha biçilemez bir miras.
Bayan Llewellyn-Smythein bu güzel bahçesi de neredeyse bir başkasına miras kalıyormuş, o da çok ilginç değil mi?
İşte bu yüzden Southforku bir an önce satmak istedim… Tüm bu düşmanlığı bitirmek ve anneme bir miras bırakmak için.
Halka ait, ulaţýlabilir olmasý gereken bir miras. Fakat bunun yerine kilitlenip,
ülkedeki geleceğin sporcularına önemli bir miras bıraktığına inanıyoruz.'' dedi.
Onlar büyük bir mirasın parçaları.
Bir mirasçı istedim, şarkıcı değil.
Neden bir mirasa konamıyorum?
Tam bir mirastım.