Примери за използване на Yalan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Almanya, yalan haberlere karşı harekete geçiyor.
Eskiden daha iyi yalan söylerdin, Prenses.
Her yalan söyleyeni içeri tıksak BDCde kimseye yer kalmaz.
Bana hiç yalan söyleyemezdin Vince.
Sen de şu yalan eğitimi alanlardan biri misin Erica?
Kıza yalan söyledim, ona duymak istediklerini söyledim.
Bana ne dedigini biliyorum yalan söyledin, Tommyyi cinayetten kurtarmak için.
Yalan ilişki sanatı konusunda epey bir tecrübemiz var.
Size bildiğim herşeyi anlatmaya çalışıyorum. Yalan söylemiyorum bana bunu söylemeyi kesin!
Daha inandırıcı yalan söyleyebilseydin hiçbir şeyi kırmak zorunda kalmazdık.
Yalan gibi be!
Yalan haberler üretiyorlar.
Eğer liderler yalan söyleyebilirse, o zaman gerçeği kim söylemeli?
Para konusu yalan mıydı?
Bugün yalan söyleyerek dokuz insanın hayatını kurtaran bir karar aldım.
Yüzüme baka baka bana yalan söyleyen bir arkadaş… gibi bir sorun mu?
Bir araştırmaya göre, yalan haberler doğru haberlerden 100 kat hızlı yayılıyor.
Yani sende yalan hastalığı var?
Frank, yalan söyleyen bir yalancı bu cinayetler hakkında gerçeği biliyor.
Ama bu küçük yalan sayesinde yasak olan bazı harika bölgelere girebildik.