LET GO - Turkce'ya çeviri

• birak
• bırakmak
• bırak
• gidelim
• gitmesine izin
• bırakır mısın
• bıraksana
• bırakma
• gitmeme izin
• gideyim
• gitmene izin

Let go Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Dad, please, let go of her! You're wearing a new shirt!
Yeni gömlek giyiyorsun… Baba, lütfen, onu bırak!

Papa said:"Never let go of his hand"Never leave his side.
Babam'' Onun elini asla bırakma onun yanından asla ayrılma.'' dedi.

Is this because of the fainting thing? I have to let go.
Bırakmak zorundayım. Bütün bunlar bayılma yüzünden mi?

Let go. What the!
Bıraksana! Ne…- Bırak!.

Let go of my hand?
Elimi bırakır mısın?

Mom… Don't hit my son. Let go.
Birak. Ogluma vurmayin. Anne.

Look, I told you Lead Butt can nail Tolson. Let go.
Bak sana söyledim Lead Butt Tolsonu yakalayabilir. Gidelim.

What do you know about the deep web? Let go.
Derin ağ hakkında ne biliyorsun? Bırak.

Let go of me, you're hurting me.
Gitmeme izin ver, canımı yakıyorsun.

I have to let go. Don't let go.
Sakın bırakma.- Bırakmak zorundayım.

Let go of what? Let go?.
Bırakmak?- Neyi bırakmalıyım?.

Let go. Let go of me!
Bıraksana. Bırak beni!

Let go, please.
Bırakır mısın lütfen? Bırak.

Let go of the chain, boy.
Zinciri birak, evlat.

Let go. I told you to stop acting like my teacher.
Sana öğretmen gibi davranmayı kesmeni söylemiştim. Gidelim.

I don't want to hurt you. Let go of me.
Seni incitmek istemiyorum.- Bırak beni.

Let go of me now.
Hemen gitmeme izin ver.

Let go, or else your dad will regret it.
Gideyim, yoksa baban çok pişman olacak.

Tight! And never let go.
Ve asla bırakma! Sıkıca!

I had to let go.
Bırakmak zorunda kaldım.