STALLING in Turkish translation

• oyalamayı
• durmaktan
• geciktirmenin
• bu oyalanma
• stalling
• nazlanmayı
• oyalama
• oyalamaya
• oyalamak
• kazanmak
• stop

Examples of using Stalling in English and their translations into Turkish

Now quit stalling.
Oyalamayı bırak.

Stalling for a day or two is also known as evidence tampering and obstruction of justice.
Bir ya da iki gün oyalamak da kanıt saklamak ve adaleti yanıltmaktır.

Ah! That's it, Percy, you keep stalling.
İşte bu Percy, oyalamaya devam et. yeterli değil.

A stalling tactic.
Oyalama taktiği desene.

Quit stalling and give us the money.
Oyalamayı kes ve parayı ver.

This is not stalling, Jim.
Oyalama değil bu Jim.

Stalling me won't change anything.
Beni oyalamak bir şeyi değiştirmez.

Not yet. Keep stalling.
Oyalamaya devam edin. Henüz değil.

If you want to stay married to me, quit stalling and make it happen.
Eğer benimle evli kalmak istiyorsan oyalamayı bırak ve ayarlamaya bak.

Stalling tactics.
Oyalama taktikleri.

I like to call"stalling.
Oyalamak'' demeyi sevdiğim şeyi yapıyorum.

That's it, Percy, you keep stalling.
İşte bu Percy, oyalamaya devam et.

Stop stalling. I got knocked out during the fight.
Kavga sırasında bayılmışım. Oyalamayı bırak.

Nice stalling! Caldwell out.
Güzel oyalama. Caldwell tamam.

And I have been doing something I like to call"stalling.
Oyalamak'' demeyi sevdiğim şeyi yapıyorum.

That's it. Just keep stalling.
Bu kadar. Oyalamaya devam et.

I got knocked out during the fight. Stop stalling.
Kavga sırasında bayılmışım. Oyalamayı bırak.

Caldwell out. Nice stalling!
Güzel oyalama. Caldwell tamam!

All right, no more stalling.
Pekâlâ, daha fazla oyalamak yok.

Just keep stalling. That's it.
Bu kadar. Oyalamaya devam et.