WE HAVE TO START in Turkish translation

[wiː hæv tə stɑːt]
[wiː hæv tə stɑːt]
başlamamız gerekiyor
gotta start
got to start
başlamamız gerek
you have to start
gotta start
got to start
you need to start
başlatmak zorundayız
başlamak gerek
you have to start
gotta start
got to start
you need to start
başlamak zorundaydık

Examples of using We have to start in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
We have to start somewhere.
Bir yerden başlamak gerek.
We have to start.
I know, Nathan's a mess and we have to start.
Biliyorum, Nathan berbat durumda ve başlamamız gerek.
We agreed we have to start to pull things back together then.
Anlaştık. O zaman olayları biraraya getirmeye başlamak zorundayız.
We have to start constructing a scenario that doesn't implicate the united states government.
Birleşik Devletler hükümetini karıştırmayacak olan bir hikaye yazmaya başlamamız gerekiyor.
Come right away. We have to start.
Gel hemen. Başlamamız gerek.
We agreed, we have to start to pull things back together then.
O zaman olayları biraraya getirmeye başlamak zorundayız.
We have to start where they were last seen.
En son görüldükleri yerden başlamamız gerekiyor.
I hope so. But we have to start somewhere.
Öyle umuyorum. Fakat bir yerden başlamamız gerek.
But he is a convicted felon and we have to start somewhere.
Ama o hüküm giymiş bir suçlu ve bir yerden başlamak zorundayız.
But we have to start somewhere.
Ama bir yerden başlamamız gerekiyor.
We have to start a radiological survey.
Radyolojik teftişe başlamamız gerek.
We have to start somewhere.
Bir yerden başlamamız gerekiyor.
We have to start thinking beyond politics.
Siyasetin ötesinde düşünmeye başlamamız gerek.
We have to start someplace.
Bir yerden başlamamız gerekiyor.
Mm.- Look, we have to start somewhere.
Bak, bir yerden başlamamız gerek.
Now we have to start again.
Şimdi tekrar başlamamız gerekiyor.
Look, we have to start somewhere.
Bak, bir yerden başlamamız gerek.
But first we have to start at the beginning of the worst day of my life.
Ama önce hayatımın en kötü gününün başından başlamamız gerekiyor.
We have to start building the roof for the second floor as soon as we can.
Bir an önce ikinci katın çatısını yapmaya başlamamız gerek.
Results: 138, Time: 0.1286

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish