WHILE ATTEMPTING in Turkish translation

[wail ə'temptiŋ]
[wail ə'temptiŋ]
çalışırken
work
try
operate
when
run
attempt
study
teşebbüs ederken
are attempts
girişiminde bulunurken

Examples of using While attempting in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Computer category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
communist forces in multiple countries, while attempts are made by the Soviet Union and the United States to lessen the chance for conflict, such as both countries endorsing nuclear nonproliferation.
komünist güçleri arasında büyük çatışma, girişimleri, nükleer silahların yayılmasını önlemesini onaylayarak iki ülke olarak çatışma şans azaltmak için Sovyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından yapılır.
Killed while attempting escape.
Kaçmaya çalışırken öldürüldü.
Killed while attempting escape.
Kaçmaya çalışırken vurulmak.
Shot while attempting to escape.
Kaçmaya çalışırken vuruldu.
This mutant apprehended while attempting to escape.
Bu mutant kaçmaya çalışırken yakalandı.
He was shot while attempting to cross the border.
O, sınırı geçmeye çalışırken vuruldu.
The evidence shows that Marlow fell while attempting to escape.
Delil Marlowun kaçmaya çalışırken düştüğünü gösteriyor.
An error occurred while attempting to process this problem report.
Bu sorun raporunu işlemeye çalışırken bir hata oluştu.
The Klingons shed the first blood while attempting to possess its secrets.
İlk kanı, onun sırlarını ele geçirmek… isteyen Klingonlular akıttılar.
The Klingons shed the first blood while attempting to possess its secrets.
İlk kanı, Yaradılışın sırlarını açığa çıkarmaya çalışan… Klingonlar akıtmıştır.
Point number seven, I frequently fell down while attempting to kick field goals.
Yedi numara, gol atmaya çalıştığımda genellikle düşüyorum.
For Lillian Alling who disappeared while attempting to walk from New York to Russia.
New Yorktan Rusyaya… yürüyerek ulaşmaya çalışırken ortadan kaybolan… Lillian Allinge.
Twenty-eight inmates died here, nine while attempting to escape, and four by execution.
Burada yirmi sekiz kişi öldü, dokuzu kaçmaya çalışırken, ve dördü de idam edilerek.
It seems that your father died while attempting to do a very good thing.
Yapmaya uğraşırken hayatını kaybetti. Görünüşe bakıIırsa baban iyi bir şey.
The report issued by my office says he killed a man while attempting a burglary.
Raporu biz hazırladık. Soygun yapmaya çalışırken bir adam öldürdüğü yazıyor.
After the city had fallen, Orhan was caught and executed while attempting to escape.
Şehzade Orhan ise keşiş kılığında şehri terk etmeye çalışırken yakalanıp idam edildi.
He killed a man while attempting a burglary. The report issued by my office says.
Soygun yapmaya çalışırken bir adam öldürdüğü yazıyor.
In January 1908, a number of individuals were arrested while attempting to exchange the notes.
Ocak 1908de birkaç kişi para bozdurmaya çalışırken tutuklandı.
The report while attempting a burglary. he killed a man issued by my office says.
Soygun yapmaya çalışırken bir adam öldürdüğü yazıyor.
You cracked a waitress in the face while attempting to steal a blind man's cane?
Kör bir adamın bastonunu çalmaya çalışırken bir garsonun suratına mı vurdun?
Results: 348, Time: 0.0488

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish