FARKINA - превод на Български

осъзнах
fark ettim
anladım
farkettim
farkına vardım
разбрах
anladım
öğrendim
duydum
buldum
biliyorum
fark
farkettim
anlaşıldı
tamam
çözdüm
забелязах
fark ettim
farkettim
gördüm
dikkatimi çekti
tespit ettim
ben fark
not ettim
осъзнава
farkında
anladı
biliyor
farketmiştir
знаем
biliyoruz
biliriz
farkındayız
öğrendik
bildiklerimiz
haberimiz
tanıyoruz
belli
hakkında
различни
farklı
çeşitli
değişik
ayrı
birçok
забелязва
fark etmiyor
farkında
görmüyor
farketmiyor
осъзна
fark etti
anladı
farketti
farkına vardı
разбра
anladın
öğrendin
bildin
biliyorsun
buldun
duydun
fark
farketti
oldu
çözdün
осъзнае
осъзнаят

Примери за използване на Farkına на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Sürücünün gidonu çok sıkı tuttuğunda yarattığı dengesizliğin farkına bakın.
Вижте разликата в предницата, която се създава от ездача когато стиска кормилото прекалено силно.
Fakat o adada, bir şeyin farkına vardım.
Но на острова разбрах нещо.
Tek pişmanlığım seninle beraberken bunun farkına varamamam.
И съжалявам, че не го осъзнах, докато бяхме заедно.
Tam o sırada tuhaf bir şeyin farkına vardım.
И тогава забелязах нещо странно.
Diyelim ki, lunapark ucubeleriyle dolaşmanın avantajlarının farkına varmasını sağladım.
Да кажем, че осъзна предимствата да пътува с карнавалните артисти.
Genellikle gittikten üç gün sonra farkına varır.
Обикновено забелязва, когато изчезна на третия ден.
Her neyse, sanırım bir şey farkına vardım.
Но мисля, че разбрах нещо.
Ama bunun farkına.
Но осъзнах, че това е.
Clark herkesin hayatında bir an gelir anne babalarının baki olmadığının farkına varırlar.
Кларк, всеки някога осъзнава, че родителите му няма да са вечно наоколо.
Kurt Dawsonın videosunu inceliyordum ve tuhaf bir şeyin farkına vardım.
Сканирайки записа на Кърт Доусън забелязах нещо странно.
Hayatında ilk defa Grenouille, kendi kokusu olmadığının farkına vardı.
За първи път в живота си Грьонуил осъзна, че не притежава собствена миризма.
Peki bunun ne zaman farkına.
Кога разбра, че можеш.
Ama senin diğer yüzünde neler olduğunun hiç farkına varmamıştım.
Но това което не разбрах беше че имаш такава друга страна.
Ben de. Ama sonra bir şeyin farkına vardım.
И аз, но после осъзнах нещо.
Bunun farkına varacaktır.
Тя ще го осъзнае.
Shaw sonunun geldiğinin ne zaman farkına varmıştır?
Кога Шоу разбра, че с него е свършено?
Bu sırada, Maggie başa çıkması gereken çok şeyi olduğunun farkına vardı.
Междувременно, Маги осъзна, че имаше твърде много земя за покриване.
Sana söylemem gereken birşey var. Dün birşeylerin farkına vardım.
Трябва да ти кажа нещо, за което разбрах вчера.
Kalıp ne yaptıklarının farkına varana kadar onları burada tutmam lazım.
Трябва да остана тук и да видя не мога ли да ги спра, докато осъзнаят какво правят.
Ve sence o bunun farkına varırsa seninle.
Смяташ ли, че ако го осъзнае.
Резултати: 212, Време: 0.115

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български