ARE TRYING TO DO in Turkish translation

[ɑːr 'traiiŋ tə dəʊ]
[ɑːr 'traiiŋ tə dəʊ]
yapmaya çalışıyoruz
we're trying to do
we're trying to make
we're trying to have
we're trying to conduct
yapmaya çalıştığınızı
yapmaya çalıştığını

Examples of using Are trying to do in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
But I can see that you are trying to do the right thing.
Ama, senin de doğru şeyleri yapmaya çalıştığını anlayabiliyorum.
Wait a second, I see what you're trying to do here!
Bir saniye, senin ne yapmaya çalıştığını anladım!
And what these shrimp are trying to do is actually harvest the bacteria from the backs of these animals.
Karideslerin yapmaya çalıştığı da aslında bakterileri hayvanların sırtından toplamak.
I know what you guys are trying to do, OK?
Ne yapmaya çalıştığınızın farkındayım, tamam mı?
What people in reenactment are trying to do is to touch the tiger.
Bu tekrar sahnelemedeki insanların yapmaya çalıştığı, kaplana dokunmak.
So you know what you people are trying to do?
Yani ne yapmaya çalıştığınızın farkında mısın?
I know what you guys are trying to do.
But more and more, I think I get what those guys are trying to do.
Ancak gitgide bu adamların ne yapmaya çalıştıklarını anlamaya başlıyor gibiyim.
What matters is that you're trying to do the right thing now.
Önemli olan, senin şu an doğru olanı yapmaya çalışman.
I know what you guys are trying to do. Wait a minute.
Durun biraz. Ne yapmaya çalıştığınızın farkındayım.
What you and Elise are trying to do with Nina won't happen.
Elise ve senin Ninaya yapmaya çalıştığınız şey olmayacak.
That's what we're trying to do.
We are trying to do Onkalo as independent of human nature as possible.
Biz Onkalo yu yapmaya çalışıyoruz.-- İnsan doğasını kılabildiğimiz kadar özgür kılabilmek için.
We're trying to do some business here. Hombre!
Biz burada iş yapmaya çalışıyoruz. Hombre!
I appreciate what you're trying to do, Kathryn.
Yapmaya çalıştığın şey için sana minnettarım Kathryn.
I know what you guys are trying to do, so… the helping me to shit?
Ne yapmaya çalıştığınızı biliyorum. Sıçmama yardım eder misin?
Larry… bless your heart for what you're trying to do.
Larry. Yapmaya çalıştığın şey için Tanrı seni korusun.
We're trying to do that.
Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz.
I don't know what you're trying to do, Now look.
Ne yapmaya çalıştığınızı bilmiyorum; ancak artık sizi dinlemek istemiyorum.
That's what we're trying to do, Mr. Brody.
Bence biz de bunu yapmaya çalışıyoruz Bay Brody.
Results: 131, Time: 0.0463

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish