CAN BLAME in Turkish translation

[kæn bleim]
[kæn bleim]
suçlayabilir
can blame
do not blame
can accuse
would blame
suçlayamaz
can blame
would blame
can accuse
can fault
will blame
's gonna blame
suçlama gitti mi

Examples of using Can blame in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Uh… Most afternoons, but who can blame him?- He's gone? Yeah?
Evet, çoğu akşamüzeri yoktu ama kim suçlayabilir ki onu?
And nobody can blame you for that.
Ve kimse bunun için seni suçlayamaz.
But with this food, who can blame them?
Bu yemekleri yerken onları kim suçlayabilir?
Nobody can blame you.
Kimse seni suçlayamaz.
he was decidedly anti-zombie, although who can blame him.
kesinlikle zombi karşıtıydı, onu kim suçlayabilir.
After losing one million yen, who can blame you?
Bir milyon yen kaybettikten sonra, seni kim suçlayabilir?
No one can blame us for falling in love even if that person killed your family.
O kişi ailenizi de öldürmüş olsa âşık olduğumuz için kimse bizi suçlayamaz.
And who can blame her for wanting to be one of us?
Ve bizden biri olmak istediği için onu kim suçlayabilir?
With everything that's been going on, who can blame you?
Olan onca şeyden sonra kimse seni suçlayamaz.
And who can blame them?
Peki kim bunun suçlusu?
Maddie can blame me.
Maddieye benim hatam olduğunu söylersin.
And he's jumpy. Who can blame him?
Diken üstünde yaşıyor, onu kim suçlayabilir ki?
Well you saw what a dump that place was, who can blame him?
Ne kadar berbat bir yer olduğunu gördün. Onu suçlayabilir misin?
And after the last few days, who can blame her?
Bu olanlardan kim kadını suçlu tutabilir ki?
No one can blame you for this, Director Bryukhanov.
Bunun için kimse sizi suçlayamaz Müdür Bryukhanov.
No one can blame you for this, Director Bryukhanov.
Kimse seni bunun için suçlayamaz, Müdür Bryukhanov.
Who can blame him? Love?
Sevgi. Kim onu suçlayabilir ki?
Well, unfortunately, there really isn't anyone we can blame for the weather?
Bu kötü hava şartları için kimse onları suçlayamaz değil mi?
You can blame me for making you live like this.
Seni böyle yaşattığım için beni suçlayabilirsin.
So you and your boys can blame others for your actions back then.
Yani sen ve adamların diğerlerini geçmişte yaptıkları için suçlayabilirsiniz.
Results: 100, Time: 0.0565

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish