I'M NOT LYING in Turkish translation

[aim nɒt 'laiiŋ]
[aim nɒt 'laiiŋ]
yalan söylemiyorum i̇ki tanelerdi ve büyü yapmasam
ben yalan

Examples of using I'm not lying in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I swear to God, I'm not lying.
Yemin ederim yalan söylüyorsun.
I'm not lying! I didn't kill anyone!
Yalan söylemiyorum!- Ben kimseyi öldürmedim!
I'm not lying to Hope.
Then they will know I'm not lying.
O zaman yalan söylemediğimi anlarlar.
You're lying!- I'm not lying.
Yalan söylemiyorum.- Yalan söylüyorsun!
There were two of them, and if I hadn't…- I'm not lying.
İki taneydiler ve eğer ben…- Yalan söylemiyorum.
How do you know I'm not lying?
Yalan söylemediğimi nereden biliyorsun?
I'm not lying to her.
Ona yalan söylemeyeceğim.
Why are you lying? I'm not lying, Chloé.
Yalan söylemiyorum Chloé. Yalan söylüyorsun.
I swear to God and on my mothers life that I'm not lying.
Allaha ve annemin hayatı üzerine yemin ederim ki, yalan söylemiyorum.
You will see I'm not lying.
Yalan söylemediğimi göreceksin.
But if some kid comes by asking for it, I'm not lying for you.
Ama bir çocuk bunu sorarak gelirse, senin yalan söylemeyeceğim.
He's lying. No, Marcus, I'm not lying.
Yalan söylüyor.- Hayır Marcus, yalan söylemiyorum.
It will prove I'm not lying.
Yalan söylemediğimi kanıtlayacak.
Yeah, I know. The thing is, though, I'm not lying about this.
Evet, biliyorum. Ama bu konuda yalan söylemeyeceğim.
Where is it? No, I'm not lying!
Nerede? Hayır, yalan söylemiyorum!
You know I'm not lying.
Yalan söylemediğimi biliyorsun.
The thing is, though, I'm not lying about this, Yeah, I know.
Evet, biliyorum. Ama bu konuda yalan söylemeyeceğim.
I didn't kill anyone! I'm not lying!
Ben kimseyi öldürmedim!- Yalan söylemiyorum!
I'm not lying for you ever again.
Bir daha senin için yalan söylemeyeceğim.
Results: 428, Time: 0.042

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish