INSTEAD OF MAKING in Turkish translation

• yapmak yerine
• kazanmak yerine
• üretmek yerine
• göstermek yerine

Examples of using Instead of making in English and their translations into Turkish

Who at first were overjoyed to see a Roylott back in the family seat, instead of making friends and exchanging visits with our neighbors, he shut himself up in the house and indulged in ferocious quarrels. A terrible change came over my stepfather.
Üvey babamda korkunç bir değişim meydana geldi,… aralarında tekrar bir Roylott görmekten ziyadesiyle… memnun olan komşuların… ziyaretlerine mukabelede bulunmak… ve ahbaplık yapmak yerine,… kendini eve kapattı… ve kendini son derece kaba münakaşalara hasretti.

Instead of making together, you make first.
Bunu beraber yapmak yerine ilk başlayacaksın.

Then cry instead of making jokes.
O zaman şaka yapacağımıza ağlayalım.

Make her a kennel instead of making models.
Model uçak yapacağına, ona bir köpek kulübesi yapsana.

Instead of making sandwiches with bread, use Pop-Tarts.
Ekmek arası peynir yapmak yerine, şekerleme ye.

Instead of making him sleep, you sleep!
Uyutmak yerine, sen uyuyorsun!

Instead of making houses, maybe you should make land.
Belki ev yapmak yerine, arazi yapmalısınız..

Instead of making me comfortable, it chills me.
Beni rahatlatmak yerine ürpertiyor.

He made sixteen. And instead of making eight baskets.
Sekiz sepet yerine 16 sepet yaptı.

Instead of making us go through these stupid, immature.
Bize hiç de olgunca olmayan testler yapmak yerine.

Instead of making her understand, you are encouraging her.
Anlamasını sağlayacağına onu cesaretlendiriyorsun.

Instead of making me take laps around the anxiety pool?
Niye bunun yerine beni sıkıntı dolu bir havuza attın?

For once they were reading the news instead of making it.
İlk defa haberleri yaratmak yerine gazeteden okuyorlar.

Instead of making it happen. My mistake was wishing and hoping.
Hatam, yapmak yerine, sadece istemek ve ummak oldu.

Why not just kill them instead of making them your puppets?
Onları kuklan yapacağına neden onları öldürmüyorsun?

Go out and meet some people instead of making sculptures all day.
Bütün gün heykel yapacağına… dışarı çık ve yeni insanlarla tanış.

Instead of making me hide and saying you had a buddy?
Beni saklayıp asker arkadaşın olduğunu söylemek yerine?

I guess it's back to renting movies instead of making them.
Film kiralamak yerine tekrardan yapmaya başlarım diyordum.

Instead of making sculptures all day. Go out
Bütün gün heykel yapacağına dışarı çık

You should have told us earlier, instead of making us wait!
Bunu daha önce söylemeniz gerekirdi, boşuna beklemiş olduk!