SIMPLE in Turkish translation

['simpl]
['simpl]
basit
simple
easy
basic
simply
just
simplistic
plain
straightforward
elementary
kolay
easy
easily
simple
sade
plain
black
simple
just
pure
modest
austere
homely
rustic
low-key
sıradan
ordinary
just
common
regular
average
normal
casual
mundane
simple
random
yalın
simple
plain
bare
lean
naked
unvarnished
barefoot
basitti
simple
easy
basic
simply
just
simplistic
plain
straightforward
elementary
basitçe
simple
easy
basic
simply
just
simplistic
plain
straightforward
elementary
basittir
simple
easy
basic
simply
just
simplistic
plain
straightforward
elementary
kolaydır
easy
easily
simple
kolayca
easy
easily
simple
kolaylaştırdık
easy
easily
simple

Examples of using Simple in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Certainly We have made the Quran simple for the sake of admonishment.
Andolsun biz Kuranı, anlaşılıp öğüt alınması için kolaylaştırdık.
Yes, simple things that we can fit in to your surroundings.
Evet, çevrene uygun kolayca bulabileceğimiz şeyler.
It's that simple truth. If there's one thing I know for certain.
Emin olduğum tek bir şey varsa, o da bu yalın gerçektir.
It's quick and simple.
Çok çabuk ve kolaydır.
Certainly We have made the Quran simple for the sake of admonishment.
Andolsun biz Kurânı öğüt almak için kolaylaştırdık.
This is simple triage.
Bu, kolayca halledilebilir.
If there's one thing I know for certain, it's that simple truth.
Emin olduğum tek bir şey varsa, o da bu yalın gerçektir.
Very simple.
Çok kolaydır.
And the proof of that is the simple fact it has not been done before.
Ve bunun kanıtı da, daha önce hiç yapılmadığına dair yalın gerçek.
Your Lord says,‘‘It is simple for Me.
Rabbin, dedi ki: -Bu Benim için kolaydır.
Talk to the designer and make the packaging a bit more simple.
Tasarımcıyla konuşun, ambalaj biraz daha yalın olsun.
The game involves large amounts of strategy, while still being fairly simple to learn.
Oyun çok fazla strateji içermekle beraber öğrenilmesi gayet kolaydır.
It's very simple.
Çok kolaydır.
it is exactly that simple.
bu o kadar kolaydır.
Uh, servicing the EV1 was, uh, pretty simple.
EV1 servisi çok kolaydır.
The machinery of the V-chip is very simple.
V-çipin makinesi çok kolaydır.
The machinery of the V-chip is very simple.
V- çipin makinesi çok kolaydır.
Men's rules are very simple.
Erkek kuralları çok kolaydır.
Okay, bridal bingo very simple, okay?
Tamam, Bridel Bingonun oynanması çok kolaydır.
Bridal bingo very simple.
Gelin Bingosu çok kolaydır.
Results: 15589, Time: 0.0501

Top dictionary queries

English - Turkish