SOME DATA in Turkish translation

[sʌm 'deitə]
[sʌm 'deitə]
bazı veriler
some data
bazı verileri
some data
bazı veri
some data
bazı verilere
some data

Examples of using Some data in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
You found some data about him on Shridhar's computer?
Shridharın bilgisayarında kendisiyle ilgili bazı verilere ulaştığınızı söyleyin?
I pulled some data off a hard drive in Anderson's apartment.
Andersonun dairesinde gizlenmiş olarak bulduğumuz bir sabit sürücüden bazı veriler çektim.
Mr President, if I could just please show you some data.
Bay Başkan, eğer size bazı verileri gösterebilirsem.
And for the calendar they have to look at the sky and get some data.
Takvim için gökyüzüne bakmak ve bazı veriler toplamak zorundaydılar.
I'm just re-correlating some data… as requested.
Talep edildiği üzere, bazı verileri yeniden eşleştiriyordum.
I'm just nervous. I'm waiting on some data to come in.
Biraz gerginim. Gelmesini beklediğim bazı veriler var.
I'm waiting on some data to come in. I'm just nervous.
Biraz gerginim. Gelmesini beklediğim bazı veriler var.
Your father had some data that belonged to me.
Babanda bana ait bazı veriler vardı.
I believe I sent some data to your customer service station.
Otelin müşteri hizmetleri istasyonuna bazı veriler yollamıştım.
His team did some data analytics et voilà.
Takımı bazı verilerin çözümlemesini yapmıştı.
I mean, we may contradict some data, but why would that matter?
Yani bazı verilerle çelişiyor olabiliriz ama bunun ne önemi var ki?
We have some data on this region of space.
Uzayın bu bölgesi ile ilgili bazı verilerimiz var.
Is unable to provide some data to the future world.
Dünyanın geleceğiyle ilgili veri sağlamaktan aciz durumda.
I think some data may have been lost in the start-up routine.
Başlangıç rutininde bazı veriler yok olmuş olabilir.
I'm going to need some data.
Biraz veriye ihtiyacım olacak.
Excuse me, I'm going to collect some data.
Affedersiniz, biraz bilgi toplayacağım.
I'm not contagious, and Pryce needed me to gather some data for the quarterly meeting.
Bulaşıcı değilim ve Pryceın birkaç veri için toplantıda bana ihtiyacı varmış.
You want me to stuff some data in?
Biraz veri girmemi ister misin?
I'm just gonna enter some data into.
Birkaç veriyi gireceğim bilgisayara.
Just some data from the Teselecta.
Teselectadan biraz bilgi. Çok sıkıcı.
Results: 92, Time: 0.042

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish