Examples of using Resolve in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
So I resolve to… find a husband.
In this resolve.
Resolve this for us, Absolem. I know!
The only resolve will be once they are all dead.
The Nazarene's popularity has strengthened the zealots' resolve Governor. to rise against us.
Okay. So, um, I resolve to… find a husband.
Ben… koca bulmaya karar verdim. Tamam.Resolve host names.
Makine isimlerini çözümle.you have to resolve the situation.
temiz şekilde çözmek zorunda kalırsınız.test of his strength, stamina and resolve.
dayanıklılığının ve kararlılığının sınanmasını temsil etmektedir.Get him over and let's resolve this.
Onu bana getir, bu sorunu halledelim.We can resolve this situation quickly if we work together.
Eğer birlikte çalışırsak bu konuda daha çabuk karar verebiliriz.We just wanna catch the animal and resolve the issue.
Sadece hayvanı yakalamak ve sorunu çözmek istiyoruz.Resolve contradiction.
Çelişkiyi çözümle.I have always admired your resolve, Theodore. My vision's clear.
What does matter is that we can resolve this thing.
Önemli olan şey bu sorunu.You and Starfleet had no understanding of Romulan ingenuity, resolve.
Sen ve Yıldız Filosu, Romulusluların becerisini, kararlılığını.I have always admired your resolve, Theodore. My vision's clear.
Sağgörüm net.- Azmini hep takdir etmişimdir Theodore.They're talking about the land in Brasilia, the courts have to resolve the problem.
Get him over and let's Resolve this. My time is limited.
Onu bana getir, bu sorunu halledelim. Zamanım kısıtlı.You and Starfleet had no understanding of Romulan ingenuity, resolve, self-sufficiency.
Ve kendine yeterliğini anlamadınız. Sen ve Yıldız Filosu, Romulusluların becerisini, kararlılığını.
