Examples of using So stubborn in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Don't be so stubborn.
Quit being so stubborn and listen.
İnatçı olmayı bırak da dinle.I don't know why you're being so stubborn about it.
Bu konuda çok inatçı olmak neden Bilmiyorum.Don't be so stubborn!
O kadar inatçı olma!You have become so stubborn!
Çok inatçı oldun sen!Why so stubborn?
Neden inat ediyorsun?Why are you acting so stubborn?
Neden bu kadar inatçı davranıyorsun?Harry, don't be so stubborn, man.
Don't be so stubborn, Scully.
İnatçı olma, Scully.Still so stubborn, it never got you anywhere.
Hâlâ çok inatçısın, zaten sana hiçbir şey kazandırmıyor.The old man's became so stubborn and absent-minded.
İhtiyar çok inatçı ve dalgın oldu.And if you weren't so stubborn, you would realize that.
Ve bu kadar inatçı olmasaydın sen de fark ederdin.Stop being so stubborn and at least listen!
Bu kadar inatçı olmayı bırakıp en azından dinle!Tell your mom not to be so stubborn and talk to the Manubens.
Annene çok inatçı olmamasını ve Manubensler ile konuşmasını söyle.Why are you still so stubborn?!
Neden hala inat ediyorsun?Stop being so stubborn.
Bu kadar inatçı olma.I was so stubborn I tried to outdo my sister-in-law.
Öyle inatçıyım ki, görümcemden daha üstün olmaya çalıştım.If the Kent men weren't so stubborn, I wouldn't have to.
Kent erkekleri bu kadar inatçı olmasaydı, zorunda kalmazdım.So stubborn, my Victor.
Victorım ne kadar inatçı.I have never seen a zipper so stubborn.
Böyle inatçı bir fermuar hiç görmedim ben.
