Examples of using Could explain in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Clots could explain everything, including the numbness.
O benim. Pıhtı duyu kaybı dahil her şeyi açıklıyor.Coach will probably be back before I could explain this to you.
Ben bunları açıklayamadan Koç dönmüş olur zaten.No Vulcan could explain further.
Yapamam… hiçbir Vulcanlı… daha ayrıntılı açıklayamaz.It could explain much, doctor.
Doktor, bu birçok şeyi de izah ediyor.- Çok muhteşem.No Vulcan could explain further.
Daha ayrıntılı açıklayamaz. Yapamam… hiçbir Vulcanlı.Maybe uncle lou could explain… Stay out of it, t.
Belki Lou amca bunu açıklar… Sen buna karışma, T.It could explain why they don't call back?
Bu neden aramadıklarını açıklıyor. -Peki nasıl…?What you're saying could explain a lot.
Söyledikleriniz çoğu şeyi açıklıyor.But what could explain such a toxic reaction?
Bu zehirli tepkimeye ne sebep olmuş olabilir?Science explains many things that religion never could explain.
Bilim birçok şeyi açıklar ama din asla açıklayamazdı.An adrenaline rush could explain.
Adrenalin patlaması bunu açıklaya.That, actually, could explain a lot.
Aslında bu çok şeyi açıklar.Blood clots could explain everything.
Kan pıhtısı herşeyi açıklayabilirdi.What could explain all these facts together?
Bütün bu gerçeklerin hepsi birlikte neyi açıklayabilirdi?Which could explain why we haven't been able to dial 452 and contact SG-1.
Neden 452yi çevirip SG-1le bağlantı kuramadığımızı açıklıyor.And what could explain the picture suddenly going out like that?
Görüntünün böyle gitmesine ne neden olmuş olabilir?An autoimmune disorder could explain.
Otoimmün hastalık bunları açık.Maybe if you told me what they were I could explain.
Belki bana ne olduklarını söylersen sana açıklayabilirim.Nothing could explain this.
Bunu bana hiç bir şey açıklayamaz.That could explain how she ended up melted into the rug.
Neden halının üzerinde eridiğinin açıklaması olabilir bu.
