LEANED in Turkish translation

• eğildi
• yaslandı
• eğilip
• dayandı
• doğru kaykıldığında
• meyledecektin

Examples of using Leaned in English and their translations into Turkish

The killer washed his hands and then leaned in for a kiss. My conclusion.
Kendi sonucum: katil ellerini yıkadı… ve sonra onu öpmek için eğildi.

Tim leaned out and he got shot.
Tim eğilerek dışarı çıktı ve vuruldu.

When you leaned in, I panicked.
Sen eğildin, ben panikledim.

You leaned in.
Sen eğildin.

He felt how Jennifer leaned back.
Jenniferin arkaya eğildiğini hissetti.

They whispered to each other and leaned against each other.
Birbirlerine fısıldadılar ve birbirlerinde dayandılar.

She slapped me because I leaned in a way.
Bana tokat attı çünkü ben bir şekilde eğildim.

Tom leaned back and smiled.
Tom arkasına yaslandı ve gülümsedi.

And he leaned back, looked me in the eyes.
O da arkasına yaslandı, gözlerimin içine bakıp.

Then the Spanish Queen must have leaned on him!
İspanyol Kraliçe ona baskı yapmış olmalı!

Pawel leaned across the table and stared at him.
Pawel masaya yaslandı ve ona gözlerini dikti.

So the princess leaned in and kissed the frog.
Sonra prenses öne doğru eğilir ve kurbağayı öper.

Leaned a bit too close to the… the candle.
Birazcık muma doğru yaslandı.

So the princess leaned in and kissed the frog.
Sonra prenses öne eğildi ve kurbağayı öptü.

Pawel leaned across the table and stared at him.
Ve ona baktı Pawel masaya yaslandı.

Tom leaned back in his chair and put his hands behind his head.
Tom koltuğunda geriye doğru yaslandı ve ellerini başının arkasına koydu.

What would you say if I leaned in a little right now?
Biraz daha sana doğru yaklaşsam ne dersin acaba?

I leaned forward and tried to grab her arm.
İleri uzanıp onu kolundan yakalamaya çalıştım.

Tom leaned forward and gave Mary a kiss on the cheek.
Tom öne doğru eğildi ve Maryyi yanağından öptü.

I leaned over and detected I have only one word.
Beni yanına çekti ve… sadece, tek bir kelime çıkıverdi.