OFF-PUTTING in Turkish translation

• itici
• rahatsız edici
• moral bozucu
• sinir bozucu

Examples of using Off-putting in English and their translations into Turkish

his mouth's so off-putting.
ağzı gerçekten çok biçimsiz.

Most people find it off-putting.
Çoğu insan bunu rahatsız edici buluyor.

That is so off-putting.
Bu çok nahoş.

It is distracting and off-putting.
Dikkat dağıtmakta ve zorlamaktadır.

Apparently, some people consider me awkward and off-putting.
Meğerse bazıları beni tuhaf ve itici buluyormuş.

Silverman also had to work hard to make Bart cry without making his design look too off-putting, and this is the reason why he was shown covering his face with a piece of paper.
Silverman ayrıca Bartın ağlamasını, dizaynının fazla itici görünmeden yapmaya çalışırken de zorlandı, bu ağlarken yüzünü bir kâğıt parçasıyla kapatmasının nedenidir.

played water polo, and like every other guy in college, found me intense and off-putting.
üniversitedeki diğer bütün erkekler gibi beni itici ve aşırı buluyordu.

A little off-putting at the moment. Though, I think my husband might find the idea of food.
Gerçi kocamın şu an yemek fikrini biraz itici bulacağı kanısındayım.

Mother, you just spent the last five minutes… listing every off-putting quality Jason has,
Anne, son beş dakikadır Jasonın gerçek veya hayali bütün sinir bozucu özelliklerini sayıyorsun.

right now you are exhibiting off-putting body language.
sen şu anda kapalı beden dili sergiliyorsun.

Born-agains are crazy and off-putting.
Yeniden doğdum diyenler manyak ve itici tipler.

Yes, very off-putting, Bill.
Evet, çok itici bir hareket Bill.

So smart it's off-putting.
Çok zeki eski moda.

But not too handsome as to be off-putting.
Ama itici olacak kadar da yakışıklı değil.

Yes, there's nothing more off-putting than begging.
Evet, yalvarmaktan iticisi yok.

Because some men find it off-putting, imagining a woman in charge.
Çünkü bazı erkekler kadınların başta olmasını yakışıksız bulur.

Some of Kay's practices struck him as bizarre, even off-putting.
Kayin bazı alışkanlıkları ona garip hatta itici geliyordu.

Even off-putting. some of kay's practices struck him as bizarre.
Kayin bazı alışkanlıkları ona garip hatta itici geliyordu.

I don't know if my manner is brusque or off-putting at times.
Bazen tutumum kaba veya tatsız mı oluyor bilmiyorum.

Desperate and despondent near this prominent but off-putting landmark known as Fowl Fountain.
Çaresiz ve ümitsiz şekilde. Kuş Çeşmesi olarak bilinen bu çarpıcı ama itici heykelin yakınlarında.