Примери за използване на Bir takip на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ya bir takip cihazıysa?
Bir takip rotası girin.
Kafayı mı yiyorum yoksa bu bir takip cihazı mı?
Dün gece en aç üz adam bir otoparkta bir kadını takip edip ona saldırdı.
Vardığınızı biliyorum, aptal bir uçuşu takip edebilirim.
Oyunun temeli- bir takip ve soruşturma, böylece Assassin oyunları daha heyecanlı ve ilginç.
Bununla birlikte, yüksek kolon kanseri riski olan bireylerde yapılan bir takip çalışması bu bulguları doğrulamamıştır.
Bununla beraber, kolon kanseri olma riski yüksek olan bireyler üzerinde yapılan bir takip çalışması bu bulguyu doğrulamamıştır.
Bugün yayınlanan bir bildiride Alvon bir takip çipi yaptığını duyurdu. Pirinç tanesi büyüklüğünde
ızgara jantlar keskin bir ses vardı konuştu çan keskin bir çekme takip kaldırıma.
Eğer belli bir takip faaliyeti işbu Gizlilik Politikasında veya Çerez Politikasında izah edilmemiş ise
Sadık bir takipçiydin.
Çünkü evimin dışında bir takipçi olduğunda biraz tepem attığı için mi?
Bir takipçim vardı.
Morganın kuzeni bir takipçiden dolayı kaçtı.
Modifiyeli bir Mustangi takipteyim.
Sen bir takipçisin, değil mi?
Sanırım bir takipçin var.
Kahraman bir takipçim var galiba.