CITING in Turkish translation

['saitiŋ]
['saitiŋ]
öne sürerek
göstererek
showing
pointing
and
citing
impartially
making
by making it look like
by demonstrating
of them
anyhow
işaret ederek
citing
by pointing
gösterdiği
to show
to demonstrate
to make
look
olarak
and
exactly
consider
belirtti
to say
to point out
to state
to express
to note
to mention
specify
to emphasize
indicate
clear
atıfta
reference
refers to
atif
attribution
atef
olarak göstererek
kaynak göstererek

Examples of using Citing in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Citing prudent economic policies and prospects for financial stability, the international ratings agency Fitch announced it is raising Turkey's credit ratings.
Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch, ihtiyatlı ekonomi politikaları ve mali istikrar umutlarını gerekçe göstererek Türkiyenin kredi notunu yükselttiğini duyurdu.
UNESCO added Wartburg Castle to the World Heritage List as an"Outstanding Monument of the Feudal Period in Central Europe", citing its"Cultural Values of Universal Significance.
Da UNESCO kaleyi,'' Orta Avrupada Feodal Dönemin Olağanüstü Anıtı'' olarak Dünya Mirasları Listesine almış ve'' Evrensel Öneminin Kültürel Değeri'' ne vurgu yapmıştır.
Del Ponte noted that Mladic and Radovan Karadzic are not the only fugitives being sought by the tribunal-- citing Zdravko Tolimir, Milan Hadzic and Stojan Zupljanin as others.
Del Ponte ayrıca mahkeme tarafından aranan kaçakların sadece Mladic ve Radovan Karadzic olmadığını belirterek, Zdravko Tolimir, Milan Hadzic ve Stojan Zupljaninin de adlarını verdi.
Citing insufficient clarity about the mission's mandate, many countries that expressed readiness to contribute troops have been slow to make specific commitments.
Asker göndermeye hazır olduğunu belirten çok sayıda ülke, misyonun görev tanımının yeterli derecede net olmadığını gerekçe göstererek kesin vaatlerde bulunmakta yavaş davrandı.
But, that might not be easy, Barroso cautioned, citing the budget constraints the EU faces due to the global economic crisis.
Ancak yetkili, ABnin küresel ekonomik kriz nedeniyle karşı karşıya olduğu bütçe kısıtlamalarını öne sürerek bunun kolay olmayabileceği yönünde de uyardı.
the report says, citing the ongoing Ergenekon trial, the KCK case, and a backlog of criminal cases.
birikmiş ceza davalarına işaret ederek yargıda daha fazla reform gerektiğini ileri sürüyor.
Citing"slight differences" with the European Commission, Turkey was the only country in the region that did not sign the deal.
Türkiye, Avrupa Komisyonu ile arasındaki'' küçük farklılıkları'' gerekçe göstererek anlaşmayı imzalamayan tek ülke oldu.
Citing voters' lists as the main concern, Saltzman and Lipponen urged politicians
Başlıca kaygıları olarak seçmen listelerine işaret eden Saltzman
He said Serbia faces a number of challenges this year, citing the Kosovo status negotiations.
Kosovanın statüsü konulu müzakereleri kastederek, Sırbistanın bu yıl bir takım güçlüklerle karşılaştığını belirtti.
the MP withdrew his proposal, citing peer pressure.
çevre baskısını belirterek önergeyi geri çekti.
The officials declined to disclose the names of those pardoned citing the law on protection of personal data.
Yetkililerse, kişisel bilgileri koruma yasasını öne sürerek affedilenlerin kimliklerini açıklamayı reddetmişti.
The EC highlighted what it said are growing political pressures on the media, citing a massive penalty handed down against the country's largest media holding company, Dogan.
AK, ülkenin en büyük medya kuruluşu olan Doğan Holdinge kesilen dev cezalara işaret ederek, medya üzerindeki artan siyasi baskıların altını çizdi.
The Okta oil refinery may lose its monopoly over oil derivatives imports, Macedonian Deputy Prime Minister Radmila Sekerinska said, citing the commitment Macedonia made to the EU to liberalise fuel imports.
Makedonya Başbakan Yardımcısı Radmila Sekerinska ülkesinin petrol ithalat serbestisi konusunda ABye verdiği taahhüde atıfta bulunarak Okta Petrol Rafinerisinin petrol türevi ithalatındaki tekelini yitirebileceğini söyledi.
Via satellite, The Rock responded to Cena's rap on the February 28 edition of Raw, citing that he started a movie career to help open the door for other wrestlers to go to Hollywood.
Şubattaki Rawda Rock, film kariyeri ile meslektaşlarına Hollywood yolu açmasındaki yardımını belirterek, uydu bağlantısı üzerinden Cenaya yanıt vermiştir.
Prior to becoming Pope, he spoke out against EU membership for Turkey, citing cultural and religious differences.
Papa olmadan önce kültürel ve dini farklılıkları öne sürerek Türkiyenin AB üyeliğinin aleyhinde konuşmuştu.
The Giant joined the nWo 23 days later, citing Ted DiBiase's money as his primary motivation, feuding with Lex Luger and the Four Horsemen.
The nWo( 1996-1999) The Giant, 23 gün sonra, Ted DiBiasein parasını, Lex Luger ve Four Horsemen ile yüzleşerek başlıca motivasyonu olarak göstererek, nWoya katıldı.
Intel resigned its membership on January 3, 2008, citing disagreements with requests from Negroponte for Intel to stop dumping their Classmate PCs.
OLPC kurucusu Nicholas Negropontenin Intel için Classmate PC bilgisayarlarını damping talebiyle ilgili görüş ayrılıklarını öne sürerek üyeliğini 3 Ocak 2008de istifa etti.
Vakhtang appealed to the Huns and the Armenian nobles, citing solidarity between Christians.
Hıristiyanlar arasındaki dayanışmayı öne sürerek Hunlara ve Ermeni soylularına hitap etti.
on innocent papers and copy and paste them without citing any sources, putting quotation marks around direct quotes
onları kopyalayıp yapıştırır ama kaynak göstermez, direkt alıntılara tırnak işareti koymaz
Citing media reports, it said Turkish authorities had conducted several raids on alleged al-Qaeda cells last year.
Basında yer alan haberlere yer veren raporda, geçtiğimiz yıl Türk yetkililerin, Kaide hücresi olduğu iddia edilen noktalara baskınlar düzenlediği belirtiliyor.
Results: 197, Time: 0.082

Top dictionary queries

English - Turkish