SAY - Turkce'ya çeviri

• söylemek
• demek
• söyler
• söyle
• diyelim
• deyin
• dersem
• mesela
• söylüyor
• derler
• dediler
• söylüyorlar
• söylerler
• dersen

Say Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

You wait outside, say your wife is in there very ill.
Sen dışarıda bekle. Karının içerde ve çok hasta olduğunu söyle.

My records say that you're 93. I don't remember.
Elimdeki kayıtlarda 93 yaşında olduğunuz yazıyor. Hatırlamıyorum.

Hey, Pete, say something at the camera for Helen.
Hey, Pete, Helen için kameraya bir şey söyle.

What does the book of journalism say about using a family member as a source?
Gazeteciliğin kitabında aile üyelerini kaynak olarak kullanma konusunda ne yazıyor?

You can't look me in the eye and say that.
Gözlerimin içine bak ve öyle söyle.

About using a family member as a source? What does the book of journalism say.
Gazeteciliğin kitabında aile üyelerini kaynak olarak kullanma konusunda ne yazıyor?

Say you are a Hungarian. And if the chevalier answers to the particularity of your accent.
Eğer Şövalye aksanını fark ederse, Macar olduğunu söyle.

But the police records say you were the last person to see the baby.
Fakat polis kayıtlarında bebeği en son sizin gördüğünüz yazıyor.

Say you are Hungarian. If the Chevalier remarks on your accent.
Eğer Şövalye aksanını fark ederse, Macar olduğunu söyle.

To see the baby. But the police records say you were the last person.
Fakat polis kayıtlarında bebeği en son sizin gördüğünüz yazıyor.

And if the chevalier answers to the particularity of your accent, say you are a Hungarian.
Eğer Şövalye aksanını fark ederse, Macar olduğunu söyle.

And if the Chevalier asks as to the particularity of your accent, say you are a Hungarian.
Eğer Şövalye aksanını fark ederse, Macar olduğunu söyle.

Say you are a Hungarian. And if the Chevalier asks as to the particularity of your accent.
Eğer Şövalye aksanını fark ederse, Macar olduğunu söyle.

then say you're wrong!
hatalı olduğunu söyle!

Now go take a long look in the mirror and say that again.
Gidip aynaya uzunca bir bak, sonra bunu tekrar söyle.

we're gonna do. and say this is what.
biz bunu yapacağız, deyin.

People often say that but, according to the Holmes and Rahe Stress Scale, Moving house.
Ev taşımak. İnsanlar genelde öyle söyler ama Holmes ve Rahein Stres Ölçeğine göre… ilk üçte eş,

People often say that, but according to the Holmes and Rake Stress Scale, the top three are Death of a Spouse,
İnsanlar genelde öyle söyler ama Holmes ve Rahein Stres Ölçeğine göre… ilk üçte eş,

So if I say the word"diamond", you say,"I want to go to the toilet.
Eğer ben'' elmas'' dersem sen de, Tuvalete gitmek istiyorum.

What we see is in, say, advertising on television, if you have ever taken an economics course,
Mesela televizyon reklamlarında gördüklerimiz eğer bir ekonomi dersi aldıysanız,