WHEN SHE STARTED in Turkish translation

[wen ʃiː 'stɑːtid]
[wen ʃiː 'stɑːtid]
başladığında
to start
to begin
to commence
başlayınca
started
when
once
began
başlayınca mutfakta harikalar yaratmaya başladı

Examples of using When she started in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
But when she started telling me about how he would promised to run away with her and make love to her.
Ama bana her şeyi anlatmaya başlayınca, nasıl birlikte kaçacaklarını… nasıl sevişeceklerini falan.
I don't know that. I warned you about it when she started hanging out with Su-ji.
Su-jiyle takılmaya başladığı zaman sizi bu konuda uyarmıştım. Orasını bilmem.
And then when she started talking about how Iron Man's armor, his old armor, is actually better than his ultimate armor…?
Ve sonra Demir Adamın zırhından bahsetmeye başlayınca, eski zırhının son zırhtan daha iyi olduğunu söylediğinde?
She was just an innocent girl when she started working in this field,
Bu sektörde çalışmaya başladığında yalnızca masum bir genç kızdı
Then, when she started crying it all ran down her face, it was like breaking up with The Joker.
Sonra ağlamaya başlayınca tüm makyajı aktı. Bir an kendimi Jokerden ayrılıyor sanmıştım.
most likely when she started to lose her hair.
muhtemelen saçlarını kaybetmeye başladığı zaman.
She said she's not dating right now but when she started to date again, I, me, would be the first to know.
Şu an kimseyle çıkmadığını ama çıkmaya başladığında ilk benim haberim olacağını söyledi.
than his ultimate armor. Of course. And then when she started talking.
sonra Demir Adamın zırhından bahsetmeye başlayınca.
we hired Noelle when she started feeling unwell.
Kendini kötü hissetmeye başlayınca da Noellei işe aldık.
And when she started to realize what was going on, you asked to speak with her privately.
Ve ne zaman başladı neler olup bittiğini fark etmek onunla konuşmak istedin özel olarak.
Wait, wait. Isn't that when she started dating the Wall Street guy?
Bir dakika. Sonra şu Wall Street çocuğuyla çıkmaya başlamıştı, değil mi?
In the early 1 9th century, she was a child when she started to collect fossils around her home along the Dorset coast in southern England.
Yüzyılın başlarında, daha bir çocukken Güney İngilterenin Dorset Sahili civarında bulunan evlerinin etrafında fosilleri toplamaya başladı.
Find out when she shot the kid, you will find out when she started taking drugs, and when she actually contracted the Hep-C.
Çocuğu ne zaman vurduğunu öğrenirsen uyuşturucuya ne zaman başladığını ve ne zaman hepatit Cye yakalandığını da öğrenirsin.
And when she actually contracted the Hep-C. Find out when she shot the kid, you will find out when she started taking drugs.
Çocuğu ne zaman vurduğunu öğrenirsen uyuşturucuya ne zaman başladığını… ve ne zaman hepatit Cye yakalandığını da öğrenirsin.
When she starts chasing me, you get Kevin.
Beni kovalamaya başlayınca, Kevinı alıp.
And when she starts crying, go for it.
Ağlamaya başlayınca da hamleni yap.
I want to be there when she starts talking.
Konuşmaya başladığında yanında olmak istiyorum.
We will see how fascinating she is when she starts handing out pink slips.
İhtarname dağıtmaya başlayınca ne kadar büyüleyici olduğunu göreceğiz.
I will let you know when she starts giving birth.
Doğum başladığında sizi haberdar edeceğim.
When she starts drinking.
İçmeye başladığı zaman.
Results: 49, Time: 0.0588

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish