WOULD MAKE in Turkish translation

• yapar
• daha
• yapacak
• yapıyor
• yapmak
• yapacağını
• sağlayacak
• da
• yapabilir
• çıkar
• kazandıracak
• yapar olduğumuzu
• mutlu edeceğini
• oluşturur
• bir hale
• yaratır

Examples of using Would make in English and their translations into Turkish

It was built by King Veltrick to house the arrests he thought the Watch would make.
Kral Veltrick tarafından Saatin yapacağını düşündüğü tutuklamaları barındırmak için inşa edildi.

Maybe love would make her a little more feminine.
Belki aşk onu birazcık kadınsı yapabilir.

Acardo came to me and said he would make my wife a widow.
Acardo bana geldi ve dedi o benim karım dul yapmak istiyorum.

I would make the white moves and the black moves.
Siyahları da, beyazları da ben hareket ettirdim.

Everything that would make them money.
Onlara para kazandıracak her şeyi.

That would make you say yes? What possible answer could he give?
Evet demeni sağlayacak nasıl bir cevap verebilir ki?

Tonight would make a good chapter.
Bu geceden iyi bir bölüm çıkar.

Steatohepatitis would make his AST and ATL levels rise.
Karaciğer yağlanması AST ve ALT yükselmesi yapabilir.

I wore it today'cause I knew someone would make this comment.
Bugün de bunları giydim, çünkü birisinin bu yorumu yapacağını biliyordum.

That would make it $6,250.
Bu da 6250 dolar eder.

To agree to certain rule changes that would make you millions.
Coop size milyonlar kazandıracak, kuralların değişimini onaylamalı.

What possible answer could he give that would make you say yes?
Evet demeni sağlayacak nasıl bir cevap verebilir ki?

And that would make you a whopping 38.
Bu seni kocaman bir 38 yapabilir.

Maybe that would make an article.
Belki de bundan bir makale çıkar.

Just think of what work it would make with the day and night!
Sadece bu gün ve gece ne iş yapacağını düşünüyorum!

I thought having your money would make you feel better.
Sana para bulmak seni mutlu edeceğini düşünüyordum.

So that would make you my.
Bu da seni benim.

She wants to know any good stories that would make a jury feel sorry for Joy.
Jürinin, Joy için üzülmesini sağlayacak birkaç iyi hikaye bilmek istiyor.

When he was writing the plays and the short stories that would make his name.
Ona isim kazandıracak oyunları ve kısa öyküleri yazarken.

and zinc,- which would make bronze.
bunlar da bronzu oluşturur.