DIRECT ACTION in Turkish translation

• doğrudan eylem
• doğrudan hareket

Examples of using Direct action in English and their translations into Turkish

Important principles of syndicalism include workers' solidarity, direct action(such as general strikes
Sendikalizmin önemli ilkelerinden bazıları; işçi dayanışması, doğrudan eylem( genel grev

American anarchist Voltairine de Cleyre wrote an essay called"Direct Action" in 1912 which is widely cited today.
Voltairine de Cleyrenin 1912 tarihli doğrudan eylem savunmasına bugün yaygın biçimde atıfta bulunulur.

So what happened was there was direct action, there were blockades there was an international market campaign that put a lot of pressure on the companies that were logging in the Great Bear Rainforest.
Doğrudan eylem vardı, blokajlar vardı ve Great Bear yağmur ormanında kerestecilik yapan şirketlere yoğun baskı uygulayan, uluslararası bir pazar kampanyası vardı.

There is only one answer to that: Direct action on a scale.
Başa çıkamayacakları ölçüde… doğrudan eylem.

Be the engine of its own destruction. remaining firm in the belief that America will consume itself, Yet, for years, you resisted direct action.
Ancak yıllarca doğrudan harekete geçmemekte direttiniz… Amerikanın kendi kendini tüketeceğine ve kendi yıkımına… yol açacağına olan sabit inancı korudunuz.

And they will give money and they will write letters and they will take direct action in order to save it.
Para verirler, mektup yazarlar onu korumak için doğrudan harekete geçerler.

And started teaching us about direct action. But then Dr. Marcuse came down from Stanford, joined the study group.
Ama sonra… Stanforddan Dr. Marcuse çalışma grubumuza katıldı… ve bize doğrudan hareketi öğretmeye başladı.

A zap is a form of political direct action that came into use in the 1970s in the United States.
Zap, 1970ler boyunca ABDde kullanıma giren bir tür doğrudan eylemdir.

If you're going to turn an issue around in a short period of time. Direct action like this is essential.
Böyle bir doğrudan eylem,… eğer bir meseleyi kısa sürede tersine çevirmek istiyorsanız gereklidir.

for years, you resisted direct action, Of course.
Ancak yıllarca doğrudan harekete geçmemekte direttiniz… Amerikanın kendi kendini tüketeceğine ve kendi yıkımına.

yet, for years, you resisted direct action.
Ancak yıllarca doğrudan harekete geçmemekte direttiniz… Amerikanın kendi kendini tüketeceğine ve kendi yıkımına.

High Treason(abbreviated as AOW: HT) is an expansion pack for Act of War: Direct Action.
2005 yılında çıkmış olan Act of War: Direct Action oyununun eklenti paketidir.

In response to the AIDS epidemic, the direct action group AIDS Coalition To Unleash Power(ACT UP) formed in 1987.
AIDS salgınına karşılık olarak 1987de AIDS Coalition To Unleash Power('' Gücün Açığa Çıkması İçin AIDS Koalisyonu''; ACT UP) isimli bir doğrudan eylem grubu kuruldu.

But the end result was that it all fed into a closed-door negotiation with Tzeporah Berman as chief negotiator on the conservationists' side, where a lot of the groups that actually did the work, the direct actions, and did the market campaigns were shut out of the process.
Ancak sonuç şöyleydi ki, hepsi gerçekten işe yarayan, doğrudan eylem ve işleyişi durduran pazar kampanyaları yapan bir çok grubun bulunduğu çevreci tarafta baş müzakereci olarak Tzeporah Bermanla yapılan kapalı kapılar ardındaki görüşmelere yem edildi.

About direct action.
Doğrudan eylem konusunda.

Some take more direct action.
Bazıları daha fazla emir alır.

The time has come for direct action.
Doğrudan harekete geçme zamanı geldi.

But you seem to favour direct action.
Ama sen doğrudan harekete geçmeyi uygun bulan birine benziyorsun.

But you seem to favour direct action.
Ama sen doğrudan harekete geçmeyi uygun bulan biri gibi görünüyorsun.

Are they going for direct action or not?
Doğrudan eyIeme geçecekIer mi?