THEN I REALIZED in Turkish translation

[ðen ai 'riəlaizd]
[ðen ai 'riəlaizd]
sonradan fark ettim
sonra farkına vardım
sonradan farkına vardım
o zaman fark ettim
sonra sıyrılmanın zor olduğunu fark ettim
sonra babamın annemle beni hiçbir şey için terk etmeyeceğini anladım
o zaman farkettim

Examples of using Then i realized in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
But then I realized that it would never work here.
Ancak sonra farkına vardım ki bu düşünce asla gerçekleşmeyecekti.
And I thought about calling the police, turning myself in, but then I realized.
Polisi arayıp teslim olmayı düşündüm, ama sonra farkına vardım.
We were having so much fun, and then I realized that she was dead.
Çok eğlendik, ve daha sonra fark ettik ki o ölmüştü.
And then I realized that she was dead.
Çok eğlendik, ve daha sonra fark ettik ki o ölmüştü.
Then I realized that there was something about my face, which had to be hidden.
Gizlenmesi gereken… bir şey olduğunu anladım sonra. Yüzüm hakkında.
But then I realized it's not God.
Ama sonradan fark ettim ki o boşluk uhrevi bir boşluk değilmiş.
Then I realized that that was only part of it.
Sonunda anladım ki bu hayatın bir parçası.
I was so nervous, but then I realized that it.
Çok gergindim, Ama sonra ne olacağının çokta önemli.
And then I realized, My brother hadn't been alone In the darkness.
Ve sonra fark ettim ki, kardeşim karanlıkta yalnız değildi.
But then I realized the only reason you kept him there was as a figurehead.
Ama sonradan anladım ki onu orada sadece sözde yardımcı olarak tutuyorsun.
And then I realized I had been modeling the nano swarm on the wrong kind of animal.
Ve sonra farkına vardım ki nano sürüyü yanlış hayvan türünde modelliyormuşum.
So then I realized, maybe that's my purpose.
Sonra fark ettim ki belki de benim amacım budur.
And then I realized, you know, 2 or 3 days were passing.
Fark ettim ki ondan haber almadan iki üç gün geçiyordu.
Then I realized killing Diaz I was ready to.
Hazırdım da. Diazı öldürmenin hiçbir şeyi kanıtlamayacağını fark ettim.
Then I realized that his next ambition was… you.
Sonra sıradaki tutkusunun… sizler olduğunu anladım.
But then I realized he wasn't saying,"You go.
Sonra'' sen git'' değil de Hugo dediğini anladım.
The actress and I held in common. But then I realized there was something.
Ortak bir noktamız vardı. Sonra fark ettim ki, o oyuncuyla.
Then I realized he wasn't breathing.
Uyuduğunu sandım. Sonra… Sonra fark ettim ki nefes almıyordu.
Then I realized he wasn't breathing.
Sonra… Sonra fark ettim ki nefes almıyordu. Uyuduğunu sandım.
Then I realized he wasn't breathing.
Sonra… Sonra fark ettim ki Uyuduğunu sandım. nefes aImıyordu.
Results: 439, Time: 0.0578

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish