MERELY - Turkce'ya çeviri

['miəli]
['miəli]
sadece
just
only
merely
simply
yalnızca
only
just
alone
merely
simply
one
solely
exclusively
ancak
but
however
only
barely
ibaret
just
all
only
more
is
consists
ibarettir
just
all
only
more
is
consists

Merely Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I merely promised he would be delivered if captured.
Yakalanırsa teslim edileceğine söz verdim.
Which leads me to believe it's merely a distraction.
Bu da, bunun amacının dikkat dağıtmak olduğunu gösterir.
Numbers are not merely symbols, Mr. Vales.
Numaralar sıradan semboller değiller Bay Vales.
They're not merely Koreans who wen! On a shooting spree when they were mocked.
Onlar sırf onunla alay edildiğinde ateş cümbüşü yapıp Korelileri vurmadı.
You merely think you did.
Sadece yok ettiğinizi sandınız.
In fact, my dream was merely a quote from a poem by Yeats.
Aslında rüyam, adeta Yeatsin bir şiirinden alıntılanmıştı.
It was merely… unrealistic.
Bu tam olarak… gerçek dışı.
Merely games, Monsieur Perrier.
Yalnïzca oyun Mösyö Perrier.
I merely gave him the sandwich.
Ben basit bir sandviç verdim bir.
I merely informed you that any attempt to activate the Stargate will result in injury.
Sizi basitçe bilgilendireyim ki, geçidi çalıştırmaya en ufak bir teşebbüs yaralanmayla sonuçlanır.
No, I'm merely suggesting our legal and ethical obligations here.
Hayır, burada yalnız bizim yasal ve etik yükümlülüklerimizi öneriyorum.
Merely used me.
Sırf beni kullandı.
I'm sure you didn't come here merely to criticize the decorations.
Eminim buraya sırf dekorasyonu eleştirmek için gelmediniz.
I was too naive at the time to… realize that my position was merely for appearance.
O zaman mevkimin sırf görüntüde olduğunu bilmeyecek kadar saftım.
Stage dance, merely an advertisement for a lap dance.
Sahne dansı aslında kucak dansı için bir reklam gibidir.
It would have profited no one merely to fight and die.
Basitçe savaşıp ölmek kimseye faydalı olmayacaktı.
Merely a conceit of mine so that people may recognize my work.
Sırf benim bir kibir insanlar işimi tanıyabilir ki.
I am merely asking you stay your hand until another ally is found.
Yalnızca başka bir müttefik bulunana kadar kendini frenlemeni istiyorum.
Not merely your own.
Sırf kendin için değil.
Does money really make you happy? I'm merely asking.
Ben sadece… seni sadece para mı mutlu ediyor diye soruyorum.
Sonuçlar: 3225, Zaman: 0.0509

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce