MOCKING in Turkish translation

• alay
• dalga geçmek
• alaycı
• dalga geçmeyi
• dalga geçmen
• dalga geçme

Examples of using Mocking in English and their translations into Turkish

And I don't appreciate your mocking tone. Mitchell suffered a trauma.
Mitchell bir travma atlattı ve senin alaycı ses tonun hiç hoşuma gitmiyor.

He hears the echoing voices of the dark. In the mocking whisper of the wind.
Karanlığın yankılanan seslerini duydu. Rüzgarın alaycı fısıltısında.

Merry nightingales And the mocking blackbirds.
Neşeli bülbül ve alaycı kara kuş.

He kept mocking me.
O benimle dalga geçmeye devam etti.

You're mocking me, aren't you?
Benimle dalga geçiyorsun, değil mi?

That's for mocking me.
Bu dalga geçtiğin için.

Let the mocking begin.
Hadi dalga geçmeye başla.

Your mocking is thus infantile. An infant.
Alayın da bu yüzden çocukça. Hatta bebek.

An infant. Your mocking is thus infantile.
Hatta bebek. Alayın da bu yüzden çocukça.

I didn't come here to listen to your drunken mocking.
Buraya alkollü alaylarınızı dinlemeye gelmedim ben.

Darcy's attitude was rude and mocking.
Darcynin tavrı kaba ve alaycıydı.

the attitude is light-hearted, mocking even.
gamsız, hatta alaycıdır.

Mocking even. And though the situation is tragic, the attitude is light hearted.
Durum trajik olsa da yaklaşım; gamsız, hatta alaycıdır.

Mocking That's not even an insult!
Hekeret diğil ki bü!

Mocking them.
Onlarla dalga geçiyor.

You… mocking me?
Benimle… alay mı ediyorsun…?

Are you mocking me?
Beni mi taklit ediyorsun?

His way of mocking us.
Onun bizimle alay etme yolu.

Mocking me?
Dalga mi geçiyorsunuz?

My father just stood there with his mocking smile.
Babamın tek yaptığı o alaycı gülüşüyle bakmak oldu.