PARALLEL WORLD in Turkish translation

['pærəlel w3ːld]
['pærəlel w3ːld]
paralel bir dünya
parallel world
paralel dünyada
parallel world
paralel bir dünyaya
parallel world

Examples of using Parallel world in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
It's because she didn't exist in it. If she was able to enter a parallel world.
Eğer paralel dünyaya geçebilmişse bunun nedeni, orada var olmamasıdır.
we have all got Voidstuff- me too- cos we went to that parallel world.
dediğin gibi, hepimizde Boşluk maddesi var. Bende bile. Çünkü paralel dünyaya gittim.
One of these chambers, and scientists studying everything that we're studying and if we are right, there should be in that parallel world. I don't know,
Şayet haklıysak, o paralel dünyada… bu bölmelerden biri
In that parallel world. everything that we're studying
Şayet haklıysak, o paralel dünyada… bu bölmelerden biri
In that parallel world. everything that we're studying I don't know,
Şayet haklıysak, o paralel dünyada… bu bölmelerden biri ve bizim araştırdığımız… her
I don't know, I can't even begin to comprehend… everything that we're studying one of these chambers, and scientists studying in that parallel world. and if we are right,
Şayet haklıysak, o paralel dünyada… bu bölmelerden biri
Every photon in the double slit experiment creates a new parallel world… which means what we think of as reality is just one of an infinite number of realities,
Çift-yarık deneyindeki her foton yeni paralel evrenler yaratıyor… Bu da gerçeklik olarak algıladığımız şeyin esasen birinin diğerinden hafifçe farklı olan, sonsuz sayıda gerçekliklerden
But if it's a level two world, then our laws of physics Yeah, but you're assuming it's a level one, or a level three parallel world, in tegmark's theory.
Tamam da Tegmarkın teorisindeki birinci seviye… ya da üçüncü seviye paralel dünya olarak düşünüyorsun… ama ikinci seviye dünyaysa, fizik yasalarımız… geçmiyor bile olabilir.
Or a level three parallel world, in tegmark's theory, but if it's a level two world, then our laws of physics Yeah,
Tamam da Tegmarkın teorisindeki birinci seviye… ya da üçüncü seviye paralel dünya olarak düşünüyorsun… ama ikinci seviye dünyaysa,
I can't pretend to understand parallel worlds, but if I'm gonna believe in them.
Ben paralel dünyaları idrak edemiyorum ama onlara inanacaksam.
Parallel worlds.
Paralel dünyalar.
There are parallel worlds, Jackie.
Paralel dünyalar var, Jackie.
Max thinks that parallel worlds don't just exist beyond our universe.
Max, paralel evrenlerin sadece evrenimizin ötesinde olduklarını düşünmüyor.
No, actually, string theory dictates that time will remain the same in all parallel worlds.
Aslında değil. Sicim teorisi paralel dünyalarda zamanın aynı kaldığını söyler.
Parallel worlds rule!
Paralel dünya en.
You just gotta think of all the possibilities that parallel worlds offer us.
Paralel dünyaların bizlere sunduğu tüm olasılıkları bir düşünün.
That parallel worlds offer us. You just gotta think of all the possibilities.
Paralel dünyaların bizlere sunduğu tüm olasılıkları bir düşünün.
Those parallel worlds. The Nazis are building a machine to invade and conquer.
Naziler paralel dünyaları işgal edip ele geçirmek için bir makine inşa ediyor.
Parallel worlds, Mein Fuhrer.
Paralel dünyaları mein Führer.
So, it's the nucleus connecting the parallel worlds.
Yani paralel dünyaları birbirine bağlayan çekirdek bu.
Results: 44, Time: 0.0514

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish