WHEN ONE in Turkish translation

• ne zaman biri
• bir zamanlar uyuşturucu ticaretinin bütün alanlarını kontrol eden
• biri veya öteki aşkları müddetince diğerini aldattığı zaman
• biri ya da öteki iliksileri süresince birbirini aldattığı zaman
• mandalorianın önceki bölümlerinde kişi
• birisi iken

Examples of using When one in English and their translations into Turkish

When one chooses to walk the Way of the Mandalore, you are both hunter and prey.
The Mandalorianın önceki bölümlerinde… Kişi Mandalore yolunu yürümeyi seçtiğinde… hem avcı hem de av olur.

And that means two people, supposed to be in love when one or the other deceives the other through their love.
Ve iki insanın birbirlerine âşık olması gerektiği manasına gelir… biri veya öteki aşkları müddetince… diğerini aldattığı zaman oluşur.

And that means two people, supposed to be in love when one or the other deceives the other through their love.
Ve iki kişinin birbirine âşık olması gerektiği anlamına gelir… biri ya da öteki, iliksileri süresince… birbirini aldattığı zaman oluşur.

But I guess when one's young, it seems very easy to distinguish between right and wrong.
Sanırım genç birisi iken iyi ile kötüyü ayırmak daha kolay oluyor.

When one group controlled every aspect of the drug trade, providing a measure of order that we could control. Medellín refers to a time.
Medellin, bir zamanlar… uyuşturucu ticaretinin bütün alanlarını kontrol eden grubun sağladığı… bizim de kontrol edebildiğimiz düzenin adıydı.

When one group controlled every aspect of the drug trade, providing a measure of order that we could control. Medellin refers to a time Medellin?
Medellin, bir zamanlar… Uyuşturucu ticaretinin bütün alanlarını kontrol eden grubun sağladığı… Bizim de kontrol edebildiğimiz düzenin adıydı?

But when one of my officers searches a database for one of us,
Memurlarımdan biri, ne zaman veri tabanında bizden birini aratsa,

But I figure, you never know when one of these pussies are wearing Kevlar, right.
Dedim ki… bu ödleklerden birinin ne zaman kurşun geçirmez yelek giyeceği belli olmaz.

Oh, I don't know. Does there come a point when one says,"I will no longer whine"?
Oh, bilemiyorum.'' Daha fazla sızlanmayacağım'' diyeceğin bir zaman gelir mi?

Killing Maddie didn't satiate his anger, so he went after her clients and probably got stabbed when one of them defended themselves.
Maddieyi öldürmek sinirini yatıştırmadığı için müşterilerinin peşine düştü. Muhtemelen birisi kendini savununca onlardan biri tarafından bıçaklandı.

And when one of them is given news of a female infant, his face darkens, and he chokes with grief.
Onlardan birine dişi( çocuğu olduğu) müjdelendiği zaman içi öfkeyle dolarak yüzü kapkara kesilir.

But when one come up to her on the street, she would stroke it and smile at the owner,"Oh, nice boy.
Ama sokağa ne zaman bir tanesini gelecek olsa hemen iyi bir izlenip bırakarak gülümser ve sahibine'' Çok tatlı.'' derdi.

And when one of them is given news of a female infant, his face darkens, and he chokes with grief.
Onlardan birine kız( çocuk) müjdelendiği zaman içi öfkeyle-taşarak yüzü simsiyah kesilir.

But, you know, when one pops up in your face,
Ama bilirsin, bir tanesi tam önüne çıkıverince elbette,

And how can you take it when one of you has already gone in to the other
Onu nasıl alırsınız ki, birbirinize katılmış( birleşerek içli-dışlı olmuş) tınız. Onlar sizden kesin

It is not an invitation to show everyone how to change the world. When one reaches star status.
Birisi yıldız olduğunda… bu aynı zamanda, dünyayı değiştirmek için… bir davetiye demek değildir.

But I'm sure Inspector Thursday will be very pleased to have you back. when one doesn't always appreciate one's good fortune, Perhaps at the time.
Belki de o zaman kişi her zaman iyi şansını takdir etmediğinde, ama eminim ki Perşembe Müfettişi geri dönmekten çok memnun olacak.

Seemingly incomprehensible acts can often be better understood when one examines the situation from the opposite perspective.
Biri durumu incelediginde zıt acıdan. Gorunuse gore anlasılmaz eylemler cogu zaman daha iyi anlasılabilir.

The purpose of this project is to prove that when one individual smiles, it will elicit a similar smile from another human, thereby decreasing levels of worldwide… unhappiness.
Bu projenin amacı birisi gülümsediği zaman başka birinin de gülümseyeceğini kanıtlamak böylece dünya çapında azalan mutsuzluk olacaktır.

And when one among of them receives the glad tidings of a daughter, his face turns black for the day, and he remains seething!
Onlardan birine kız çocuk müjdelendiğinde yüzü simsiyah kesilir. Öfkeden yutkunur da yutkunur o!