Examples of using Trying to stop in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
What is Sophia and my father trying to stop?
Trying to stop Iran is really the… my number one job, and I think.
Benim bir numaralı işim, ve bence gerçekten İranı durdurmaya çalışmak.He was trying to stop this. How?
It's his way of trying to stop me.
Bu sadece beni durdurmaya çalışma şekli.Please. What are Sophia and my father trying to stop?
Sophia ve babam neyi durdurmaya çalışıyor? Lütfen?Trying to stop a bank robbery.
Bir banka soygununu durdurmaya çalışırken.You're always trying to stop me.
Her zaman sensin. beni durdurmaya çalışıyor.It's like trying to stop a bullet with a bullet.
Bir mermiyi bir mermi ile durdurmaya çalışmak gibi.Trying to stop a bank robbery.
Banka soygununu durdurmaya çalışırken.You're always trying to stop me.-"But.
Her zaman sensin. beni durdurmaya çalışıyor.With a rubber band. It's like trying to stop a space shuttle.
Uzay mekiğini lastik bantla durdurmaya çalışmak gibi.Was"? Yeah, he died off duty, trying to stop a bank robbery.
Evet, görevde değilken öldü. Banka soygununu durdurmaya çalışırken.Trying to stop an imminent nuclear threat.
Yakın bir nükleer tehdidi durdurmaya çalışıyor.Trying to stop the heroes. They talk about secret evil groups.
Gizli kötü gruplardan bahsediyorlar kahramanları durdurmaya çalışıyor.According to Carson, he was shot trying to stop the robbery.
Carsona göre, soygunu durdurmaya çalışırken vurulmuş.They talk about secret evil groups trying to stop the heroes.
Gizli kötü gruplardan bahsediyorlar kahramanları durdurmaya çalışıyor.Uh, almost getting myself killed trying to stop a homicide. Hi to you.
Ah, az daha kendimi öldürtüyordum bir cinayeti durdurmaya çalışırken.Jiaolong Unit Three is in the engine room trying to stop the ship.
Jiaolong Birim 3 makine dairesinde gemiyi durdurmaya çalışıyor.Sir… There's no use trying to stop us.
Efendim bizi durdurmaya çalışmanızın bir faydası yok.Except for him trying to stop the car.
Onun arabayı durdurmaya çalışması dışında.
