DIFFICULT DECISIONS in Turkish translation

['difikəlt di'siʒnz]
['difikəlt di'siʒnz]
zor kararları
the hardest decision
difficult decision
tough call
tough decision
zor kararların
the hardest decision
difficult decision
tough call
tough decision

Examples of using Difficult decisions in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
They have procrastinated for too long on taking the difficult decisions, narrowing what choices are now left to a painful few," he said in a speech at George Washington University.
Bu ülkeler zor kararları almayı çok uzun süre erteleyerek, zor durumda olan az sayıdaki ülkenin seçeneklerini daralttı.'' dedi.
which no-one wants to publish, and I will make the difficult decisions for our family.
aile için en zor kararları yine ben vereceğim.
Simic said, adding that the most difficult decisions will probably have to wait until after Serbs go to the polls.
en zor kararların büyük olasılıkla Sırpların sandık başına gitmesi sonrasını beklemek zorunda kalacağını da sözlerine ekledi.
I think the most difficult decisions.
karşılaştığımız en zor kararların.
But I think the most difficult decisions we're faced with are not about success or failure.
Başarı ya da başarısızlıkla ilgili olmadığını düşünüyorum… Ancak, karşılaştığımız en zor kararların.
Gail Berman said cancelling the show was one of her most difficult decisions, and she was therefore happy it would return.
Gail Berman, programın yayından kaldırılma kararını vermenin kendisinin o güne kadar verdiği en zor kararlardan birisi olduğunu, bu sebeple programın yeniden ekranlara dönecek olduğunu görmenin kendisini mutlu ettiğini söyledi.
Moving a parent to a nursing home… is one of life's most difficult decisions.
Bir aile bireyini, bakım evine yerleştirmek insan hayatının en zor kararlarından birisi.
It means Spock has control of the ship and is probably making the most difficult decisions of his career.
Bunun anlamı, Spockın gemi kontrolünde olup, kariyerinin en zor kararlarını veriyor olması.
Fox president Gail Berman said that it was one of her most difficult decisions to cancel the show, and was therefore happy it would return.
Fox başkanı Gail Berman, programı yayından kaldırma kararının kendisinin verdiği en zor kararlardan biri olduğunu, bu sebeple programın yeniden yayına alındığını görmenin kendisini sevindirdiğini söyledi.
sometimes we have to make really difficult decisions, And in the real world.
gerçek dünyada, bazen zorlu kararlar vermemiz gerekebilir.
I will make the difficult decisions for our family.
ailemiz adına zor kararları ben vereceğim.
It's a very difficult decision.
Bu çok zor bir karar.
I have reached a very difficult decision.
Çok zor bir karar aşamasındayım.
I want you all to know this was a very difficult decision for us.
Bunun bizim için çok zor bir karar olduğunu hepinizin bilmesini isterim.
This is a very difficult decision.
Çok zor bir karar bu.
It's a very difficult decision.
Çok zor bir karar.
It might help you to know that this was a very difficult decision.
Bunun zor bir karar olduğunu bilmek belki size yardımcı olur.
I'm extremely grateful that you can make such difficult decision.
Böyle zor bir karar verdiğiniz için size minnettarım.
Difficult decision, huh?
Zor bir karar, değil mi?
Difficult decision.
Zor bir karar.
Results: 46, Time: 0.0531

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish