TRYING TO AVOID in Turkish translation

['traiiŋ tə ə'void]
['traiiŋ tə ə'void]
kaçmaya çalışmasan
önlemeye çalıştığım
kaçınmaya çalışırken
önlemek için çalışıyor
kaçınmaya çalışıyordum
korunmayı denerken

Examples of using Trying to avoid in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I have spent my whole life trying to avoid at scenario.
Bütün hayatımı bu senaryodan…-… kaçınmaya çalışarak geçirdim ben.
And trying to avoid the hostile stares of everyone in here.
Buradakilerin düşmanca bakışlarından kaçınmaya çalışarak ilerliyorum.
Well someone was just trying to avoid being discovered.
O birisi açığa çıkmaktan kaçınmaya çalışıyordu.
Wearing a prison jumpsuit and trying to avoid my cell mate's razor blade.
Hapishane elbiseleri içinde hücre arkadaşımın jiletinden korunmaya çalışıyordum.
Trying to avoid a concussion.
Bir sarsıntıdan kaçmaya çalışıyorum.
Just trying to avoid the cameras.
Sadece kameralardan kaçınmaya çalışıyorum.
Our section chief used to sneak around, trying to avoid him.
Şube şefimiz etrafında gezinip onu engellemeye çalıştı.
Joschka Fischer, Maurice Browning always trying to avoid court.
Bay Browning, Maurice Fischerın politikası… her zaman dava etmekten kaçınmaktır.
Trying to avoid the conductor.
Vagonların arasında kondüktörden kaçmaya çalışıyordu.
That's exactly what i was trying to avoid.
Ben de bunun olmasını engellemeye… çalışıyordum.
Trying to avoid being in the bottom two.
En alt ikiliden kaçınmaya çalışıyor.
Trying to avoid the mistakes i have made.
Benim yaptığım hatalardan… kaçmaya çalışarak hayatını yaşayamazsın.
Trying to avoid the mistakes i have made.
Benim yaptığım hatalardan… kaçmaya çalışarak.
I think maybe my dad spent his whole life trying to avoid silence. Deafening.
Sanırım babam hayatı boyunca bu sağır edici sessizlikten kurtulmaya çalışıyordu.
Trying to avoid a big guy named crazy eyes.
Deli Göz adındaki kocaman bir adamdan kaçmaya çalışıyor.
I found her on the train between carriages Trying to avoid the conductor.
Onu bulduğumda trende vagon arasında kondüktörden saklanmaya çalışıyordu.
I spent the whole afternoon trying to avoid Tom.
Tüm öğleden sonrayı Tomdan sakınmaya çalışarak geçirdim.
McCluskey and Jo schlesser spin off trying to avoid andretti.
Jo Schlesser spin off Andrettiden kaçınmaya çalışıyorum.
When we're, you know, trying to avoid radiation poisoning.
Hem de biz, bilirsin, radyasyon zehirlenmesinden korunmayı denerken. Bu sadece,
you know, trying to avoid radiation poisoning.
radyasyon zehirlenmesinden korunmayı denerken.
Results: 62, Time: 0.0568

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish